Kurulus Osman Season 5 Episode 148 Urdu Hindi Dubbed Geo Tv
Watch Kurulus Osman Season 5 Episode 148 Urdu Hindi Dubbed Geo Tv 1080p Full HD FREE at MadniTv In Osman Season Urdu Dubbed. Kalkışırken hesap etmedin mi Osman? Kızıma bir şey oldu ise… …Senin soyunu kuruturum Osman. Benim… …evladımı çoktan öldürdüler Yakup Bey. Katil. Katiller. Kan, kanla yıkanır. Kayı obasını kana bulayacağım. İbrahim Bey… …fevri davranırsın. Fevri kelam edersin. Obada kardeş kanı dökülmesine müsaade etmeyeceğim. Bu işin sonu kötü olacak. Bizim için… …Gayrı iyi son yoktur Osman Bey. İncitmeden vurun alplar! Her hamlenin bir bedeli var. Haydi! Alplar! Alın bunu! Çok kan akacak şehzadem. Rabbim bize kardeş kanı döktürmesin Cerkutay. Alplar! Hele alın şunu. Etme! Etmeyin! Hele götürün şunları. Haydi. Alplar! İbrahim bey… …Senin acını anlarım. İçinde bulunduğun durum epey zor. Bilirim. Ama… …bu son uyarım. Burada… …Beni öldür Osman Bey. Gayrı gazabın olacağım yoksa. Melike Hatun! Hele sakin olasın.
Sakin ol. Oğlun oğlumu öldürdü Bala! İftira ile katilini bulamazsın. Alaeddin’im öyle bir şey etmez. Yapanı da- Yaptınız. Siz yaptınız! Siz katilsiniz siz! Bu düğün dediğiniz dahi bizim için kurulmuş bir tuzaktır! Oğlumu tuzağa düşürdünüz Bala! Hele o ağzını toplayasın da kırmayayım! Acını anlarım! Ama seninki evlatsa… …Bizimki de evlat. Katiller! Akıttığın kanın hesabı sorulmaz mı sandın bey oğlu? Kan kokarsın… …kan. Hiçbir yere kaçamazsınız. Sen de kimsin, it soyu? Sen ne dersin? Ne derim? Gerçekleri derim. Ahmet’i öldürüp buradan kaçabileceğinizi mi sandınız he? Ahmet mi? Biz obadan çıkarken Ahmet sağdı. Biz kimseye zarar vermedik. Yalan söylüyorsun. Madem bir halt ettin… …Mertçe ardında durasın. Elinde hala Ahmet’in kanı var. Biz kimseyi öldürmedik. Çekil önümüzden. Çekilmek mi? Yok. O aciz canlarınızı pençelerimle söküp almaya geldim.
Orasını ancak Allah bilir! Dengini seçesin Tugay. Sen benim dengim değilsin Orhan Bey. Hele gel bakalım gel. Demek sana haddini bildirmek bana düştü he. Düşecek tek şey sensin Orhan Bey. Alplar! Obamda hiçbir şekilde kardeş kanı dökülmeyecek. Başlattığın savaşı… …durdurmaya mı çalışırsın Osman bey? Haybeye uğraşırsın. Eğer ben savaş başlatmış olsaydım… …Çoktan mağlubiyeti tatmış olacaktınız. Kızımı benden kopardınız. Şimdi de karşıma dikilirsin. Sen de… …O hadsiz evladın da… …Hesabını vereceksin. Bizim verilemeyecek hesabımız yoktur. Ama sen sorulamayacak hesaptan bahsedersin. Alplar! Hele şunu alın.
He Tugay. Sen benim dengim değilsin. Sen de benim dengim değilsin Orhan Bey. Senin daha evvelden ölmen gerekirdi Cerkutay. Dersin. Denemeyesin Mehmet Bey. Alplar! İbrahim bey. Alplarının hepsi durduruldu. Şimdi sakin olasın. Sakin olasın. Önünüzde iki yol var. Ya sakin kalıp adalete güveneceksin. Ya da… …fevri olup… …Öfkeyle… …Burada can vereceksiniz. Bunca kan akıtıp… …Bunca hadsizlik ettikten sonra… …Asıl şimdi… …Sen hangi yolu seçeceksin Osman Bey? Ok gayrı yaydan çıkmıştır. Ok hakikati bulacak. Adalet yerine gelecek. Hiç merak etmeyin. Ama sizler… …Sizler de doğru duracaksınız. Size son uyarım. Son ikazım. İndirin şunları.
Sıkı durun. Ayrılmayın. Bu taraftan gideriz haydi haydi! Dayan Şehzade’m. Hani ardlarında tek bir adam bile bırakmamışlardı? Bana o okçuyu bulun. Biz de peşlerinden gidiyoruz. Yürüyün! Hey maşallah. Haydi. Boran Bey’im bu kadar hızlı ok atabilir. Ardımızı kollar. Atlar yerinde kaldı. İzimizi kaybettirmemiz gerek haydi! Haydi hızlanın çabuk! Haydi. Avlağımdan sağ çıkamayacaklar. Bana onları bulun yavrularım. Korkunun kokusu bu. Onları korkularından vuracağım! Dur. Kimsin sen? Kaçacak yerin yok. Ulucay’ın emri var teslim ol. Hadi yürü. Ben sade beyimden emir alırım. Çakal sürüleri sizi. Bırak! Bırak! Dokunma bırak! Dokunma! Çekil! Çekil! Bırak! Bırak! Bırak! Dokunma! Çekil! Bırak! Bırak çekil! Kimse dokunmasın! Çekil! …Evladıma bir kez daha katil derseniz…Oğlum. Yanındayım ben. Ahmet. Oğlum. Oğlum! Yanındayım ben. Ahmet. Yanındayım kuzum.
Kurulus Osman Season 5 Episode 148 Urdu Hindi Dubbed Geo Tv
Bismillah. Oğlum. Yavrum. Şimdi değilse de… …Hesabını vereceksiniz… …Bala Hatun. Evlat Melike Hatun… …Evlat. Ben de kaybettim. Halime’mi… …Kokusuna doyamadan toprağa verdim. Evlat. Daha çok evladını kaybedeceksin Bala. Çok. Ahmet. Oğlum. Oğlum. Yanlış… …Bir kez affolur alplar! Bunu iyi belleyin. Sizi kırmak istemeyiz. Bizi mecbur etmeyin. Alplarınızda kayıp yoktur. Elhamdülillah. Yaralılar da şifahanededir. Ama… …Bu hamle size hiç yaraşmadı beyler. Her vakit… …Üzerimize yaraşanı giymeyiz. Gündüz Bey! Sen toyunu kurdun! Evladının mürüvvetini gördün! Be! Ben onu toprağa veririm! Az da olsa büyütmek için bu toprakları kana bulayan atalarımıza yazık ettik. Eğer ki bilmukabele deyip… …Biz de bugün karşılık verseydik… …Bugün burada kardeş kanı dökülecekti. Ama… …Ben döktürmem.
Döktürmem dersin. Peki… Evladım Ahmet’i öldürenin… …Evladın Alaeddin olduğu… …Kanıtlanınca… …Onun kanı ne olacak? Döktürecek misin? Döktürmeyecek misin? Senin adaletin… …Evladına işleyecek mi? Evladı Fatma’ya ceza vermekten çekinmeyen… …Resulullah’ın ashabıyız. Şüpheniz dahi bizim için hakarettir. Göreceğiz Osman Bey. Neyi göreceğim? Yakup Bey? Verecekleri hesaptan bahsederler Gündüz Bey. Verecekleri hesaptan. Biz… …Daha sana neyin hesabını vereceğiz? Osman Bey! Ne hadle bunu dersin? Hele bak… …Acın vardır. Elbette bilirim. Bu yüzden susarım. Ama vakti geldiğinde… …Bizim için kurduğunuz ittifakın da… …Basılan pazarın da… …Hepsinin de hesabı sorulacak. Hangi kanıtla… …Bizi suçlarsın? Cürümü üstümüze atıp… …Denklik sağlamaya çalışırsın. Ben bu külü yutmam Osman Bey. Sen ne dersin Yakup Bey?
Evladım Alaeddin’in cinayet işlediği ile ilgili… …Elinde bir tane kanıt var mı? Varsa göster. Daha fazla uzatmaya gerek yok. Eğer ki… …Senin evladına kıyan… …Benim evladım Alaeddin ise… …O vakit evladımın kanı… …Sana helaldir İbrahim Bey. Kızının rızası olmadan… …Eğer ki kızını kaçırdıysa… …işte o vakit Alaeddin’in kanı sana helaldir Yakup Bey! Haydi daha hızlı haydi! Haydi! Haydi! Haydi! Haydi! Bu taraftan gideriz. – Alaeddin dur! Dur! Bu taraftan gideceğiz. Burası bizim avlak bölgesine gider. Orada hayvanlar için kurduğumuz tuzaklar var. Onları oraya çekelim. İyi haydi. Haydi. – Haydi. Alaeddin’in yanındakilerin şahitlik etmemesi lazım. Onlar konuşursa… …Ahmet’i öldürmediği ortaya çıkar. Hepsini keseceğiz. Hepsini öldüreceğiz. Yakup Bey’in kızını da mı? – Ayrım yok. Şahit bırakmayacağız. Hepsini. Gonca’yı da… …Yanındakileri de.
Alaeddin! Avlağımdan sağ çıkamayacaksın. Olca’dan kaçamazsın. Bu taraftan. Evladımı bulacağım. Mahkeme kurulacak ve adalet yerini bulacak! Kan dökmeden… …Sükûnetle bu işi çözeceğiz. Yok! Kana kan isterim… …Osman Bey! Eğer ki… …Evladım Alaeddin’in bir suçu varsa… …O vakit… …Kana kan! Mahkemeyi sen kuramazsın. Davada bir tarafsın Osman Bey. Senin adaletine… …itimat olmaz. Katil evladını… …Kayırmayacağını… …Kim… …Nereden bilecek? Siz ne dersiniz he? Ne dersiniz? Arzunuz nedir diyesiniz? Karasi’nin… …Ulu ulemalarından… …Kadı… …Rükneddin gelecek. Mahkemeyi okuracak. Bizim alnımız her daim ak. Diyesin İbrahim Bey. Senin buna rızan var mı? Mahkeme… …Ahmet’in… …Katli için kurulur. Ama… …Kızım Gonca’nın başına bir iş geldiyse… …O vakit… …Mesele mahkemeye kalmaz. Cerkutay. Beyim. Karesi topraklarına haber salasın. Kadı Rükneddin’i davet edesiniz. Mahkemeyi o yönetecek. Buyruk beyimindir. Ama… …Biz gaza ehliyiz.
Eğer ki mahkeme kurulmadan… …Evladıma bir kez daha katil derseniz… …O vakit diliniz celladınız olur. Mahkemeyi dahi göremezsiniz. Evladına bu kadar güvenir misin gerçekten? Seni burada öldürürüm. Ama… …Aladdin’in evladına kıymayacağını bilirim. Bilirim. Ahmet’im de kıymazdı. Ama ben kıyacağım! Çok kelle uçacak Osman Bey! Mahkemeden önce hamle yapan olursa… …Düşen ilk kelleler sizinkiler olur. Ahdım olsun. Ahdım olsun ki… …Sebebin olanların… …Ciğerini sökeceğim. O Alaeddin’in- Destur… …Melike Hatun. Destur. Hakikat öğrenmeden… …iftiraya devam edersin. Yapmayasın. Hakikat. Hakikat dersin? Gel. Gel bak. Bak bak! Hakikat burada bir bak! Öyle buz gibi yatar hakikat. Anasın… Seni en iyi ben anlarım dedim. Ama sen hala diş bilemeye devam edersin. Sana rağmen evladının katilini bulacağız ya… …İşte o vakit utanırsın.
Katil belli! Katil oğlun! Alaaddin! Alaaddin kansızlık etti. Oğlumun nişanlısını kaçırdı. Namusuna tasallut etti. Oğlumun canını aldı. Sen bana ne anlatırsın! Öfken aklına gem vurur gayrı. Acını edebinle yaşa. Ayıp. Ben edebi senden mi öğreneceğim Bala? Senden mi öğreneceğim ben edebi! Melike hatun! Melike hatun! – Bala! Edebi ben senden mi öğreneceğim? Bırak! Melike hatun! Bırak! Bırak! Bırak! Kendine gel Melike Hatun! Kendine gel ne edersin! Bırak! Sınamayasın beni. Sabrım taştı taşar. Bala sabır sınamak ne ki? Senin soyunu kurutacağım. Senin soyunu kurutacağım Bala. Sen dur. Sen dur Bala. Melike Hatun ile asıl şimdi… …tanış olacaksınız Bala. Bana bak bu seferlik seni bağışlarım. Ama tekrarı olanda acın dahi kaçışın olamaz. Elçim. Kızım evladıyla vedalaşırken başında bacıyanlar kalsın. Bırak! – Buyruğundur Bala Hatun. Gereğini edeceğiz.
Çıkın. Çıkın! Çık! Yalnış ettik Gonca’m, yanlış ettik. Kestirme yoldan gelecektik, yolu uzattık. Alaeddin… …Burası bizim avlak bölgemiz. Her yerde hayvanlar için kurduğumuz tuzaklar var. Bak. Çakalı tuzağa çekeceğiz dersin he Gonca’m? Aynen öyle. Yaklaşırlar. Benim bastığım yerlere basasınız haydi. Haydi. Dikkat edin. Yön değiştirirler. Ormanın derinliklerine giderler. Ama kokularını kaybetmezler. Onları kokularından bulacağım. Haydi! Durun! Oradalar! Koşun! Durun! Durun dedim. Durun! Şehzadem. Şehzadem. Tuzaklar işe yaradı. Bu onları epey oyalar. Çok şükür iyi. İyi. Ama durdurmaz. Var gücümüzle koşmamız gerek. Haydi. Haydi. Tövbe tövbe. Bunlar iyice kudurmuş Bala’m. Sıyrıktır bir şey değil. Hadi. Ama gözünüz üstünde olsun. Bu Melike Hatun belli ki rahat durmayacak. Ettiği hadsizlik cezasız kalmamalı Bala Hatun. Kalmaz ya. Atam duyanda cezasını keser. Sakın sakın kızım. Baban bilmeyecek. Ortalık karışık, iyice sinirlenir. Demeyesin. Bu yaptığı yanına mı kalsın?